Altı katlı bir binanın birinci katında oturuyorum. Bodrum katında küçük bir garaj vardı ve bir yıldan kısa bir süre önce yaklaşık 40 metrekarelik bir camiye dönüştürüldü. Zemin kat beni camiden ayırıyor.
Evimin altındaki küçük caminin, yaşadığım binanın altındaki tüm araziyi ve caminin üstündeki zemin katı da kapsayan büyük bir camiye dönüştürüldüğünü gördüm. Caminin dahil olduğu iki katı birbirine bağlayan bir merdiven gördüm ve caminin artık büyük bir mihraba sahip olduğunu, caminin yanında ve bitişiğinde ise yaşadığım bina kadar yüksek, geniş bir minare olduğunu gördüm. Sabah namazı için camiye girdiğimde, alışılmadık bir şekilde çok sayıda cemaatle karşılaşınca şaşırdım, bu yüzden iki rekat namaz kıldım ve camide benimle birlikte namaz kılan yaşlı bir adamla karşılaştım. Sanki geleceğe bir zaman dilimi atlamış gibi, camide cemaat sayısındaki ve caminin alanındaki artış açısından bu büyük değişikliğin ne olduğunu sordum ve bu değişikliklerin yaşandığı dönemde ne olduğunu bilmiyorum. Bana, Kudüs'ün kurtarıldığını söyledi. Ona, "Kudüs'ün kurtarılmasına katıldım mı?" diye sordum. "Evet" dedi.